Okyanusa Bakan Evim Olsa!

“Ne güzel manzara, keşke ben de orada olabilsem, okyanusa bakarak hayal kursam”.  Film seyrederken aklımızdan geçen hoş bir istek. Güzel hislerle doldurur içimizi, filme daha bir keyifle bakarız. Ama Florida kıyılarında köpek balığı saldırısı haberlerini duyduğumuzda ise “Amaan ne korkunç, insanlar nelerle karşılaşıyor” da deyiveririz.

İklim değişikliği, okyanuslarda ısınma ise bambaşka tehlikeleri gündeme getiriyor. Et yiyen bakteri (Vibrio vulnificus) tehlikesinin Amerika kıtasının doğusundaki denizlerde olduğu biliniyordu ama açık denizdeydiler. Son çalışmalar ise daha kuzeyde bulunan yeni kıyılarda da bu bakterinin neden olduğu enfeksiyonların artmaya başladığını gösteriyor. Su sıcaklığındaki önemsiz gibi görünen ısı artışı bu bakteriye uygun ortam sağlıyor ve enfeksiyonlara neden oluyor.^[1]

Bu bakteri, Vibrionaceae familyasından, patojenik yani hastalık yapan türleri arasında koleraya neden olan V. cholera da var. V. vulnificus, dünyada yaygın olarak sindirim sistemi hastalıklarına, yara enfeksiyonlarına ve ölümcül kan zehirlenmesine (septisemi) neden olabiliyor. Rastlanılan vaka sayıları düşük olmasına rağmen deniz ürünleri zehirlenmesinde ölümcül olabiliyor.^[2]

Yaşam için Suyun Ekosistemine Dikkat!

Su, canlı hayatının önemli bir hammaddesi, bunu bilerek suyu kirletmemeye, eksiltmemeye, ihtiyacımız olan kadarını kullanmaya özen göstermek canlı yaşamını korumaya destek olmak en önemli tedbirdir; diyeceğim burada^[3] Dünyada bizim dışımızda var olan hayat biz olmadan da devam eder. İnsan ancak kendi ekosisteminde var olabilir, bunu hor kullanırsa ortaya çıkan yaşayamadığı ekosistemde de yaşayacak canlılar vardır.

Okyanusu seyredebileceğimiz kıyılarda hayatta kalabilmek istiyorsak tedbirli ve özenli olmak gerekiyor.

Dr. Ayşe Ergüven