X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Çöl Tozu!

Çöl Tozu!

Gülveren Taşkın, Kimya Mühendisi

İklim değişikliği ve yanlış arazi yönetiminin birleşimi, ormansızlaşma, suyun aşırı kullanımı, yarı kurak alanlardaki bitki örtüsünün soyulması, çölleşmeye yol açması, aşırı kentleşme ve sera gazı emisyonlarındaki artış daha sık ve acımazsız kum ve toz fırtınalarının oluşmasına neden olmaktadır. Kuraklıkları ve aşırı sıcakları beraberinde getiren iklim değişikliği bu faktörlerin etkilerini artırmaktadır.

Atmosferdeki en baskın aerosel çeşitlerinden bir tanesi olan mineral toz partikülleri-çöl tozları dünya ekosistemi için büyük önem taşımaktadır. Dünyadaki başlıca toz kaynak alanları Afrika (Sahra çölü), Arabistan Yarımadası, Asya (Gobi ve Taklamakan), Güney Amerika ile Avustralya’da bulunan çöllerdir. Her yıl çöllerden atmosfere karışan tozların miktarı yaklaşık 2 milyar ton olarak kabul edilmektedir. Sahra bölgesinden atmosfere salınan yıllık toz miktarı, dünya üzerindeki tüm kaynaklardan salınan toz miktarının yaklaşık yarısı kadardır. Toz Kuşağı olarak adlandırılan Afrika , Orta Doğu ve Asya çöllerinin ortasında yer alan Türkiye önemli ölçüde çöl tozlarının etkisi altında bulunmaktadır.

Sahra bölgesi başta olmak üzere, çöllerden atmosfere karışan tozların uzun mesafeler taşınarak, okyanus ve amazonlara değerli mineralleri taşıdığı ve azot , fosfor ve demir yönünden phytoplanktonları ve Amozon ormanlarını gübreleme etkisi yaptığı bilinmektedir.

Diğer taraftan kum ve toz fırtınaları kronik sağlık sorunları bulunanlar ile hamile, yaşlı ve çocuklar için risk oluşturmakta, birikme alanlarında  özellikle yerel endüstriyel kirlilikle birleştiğinde, astım, zatürre gibi solunum yolu hastalıklarına neden olmakta, bunları kötüleştirmektedir. Daha ince parçacıklar daha da derinlere nüfuz ederek kan dolaşımına ulaşıp tüm organları etkileyebilmektedir. Toz parçacıkları Meningokokal menenjit gibi  bulaşıcı hastalıklar için de taşıyıcı görevi görebilir.

Bunların yanında kum ve toz fırtınaları iletişim, enerji üretimi, ulaşım ve tedarik zincirlerinde kesintiye neden olabilmekte, ulaştırma sektörü (hava, kara ve deniz ulaşımını) başta olmak üzere, sosyo-ekonomik hayat üzerinde de olumsuz etkileri bulunmaktadır.

Kum ve toz fırtınaları ve insanlığın bunların yıkıcı etkilerini nasıl dizginleyebileceği hakkında farkındalığı arttırmak ve bunlara karşı koymaya yönelik uluslararası çabayı teşvik etmek için Birleşmiş Milletler bu yılın başlarında 12 Temmuz'u ilk Uluslararası Kum ve Toz Fırtınalarıyla Mücadele Günü olarak belirledi. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) Biyoçeşitlilik ve Toprak Şubesi yaptığı açıklamada  “Kurak ve yarı kurak ortamlardaki toplulukların sürekli olarak toz fırtınalarına maruz kaldığı bir geleceğe boyun eğmek zorunda değiliz” , "Kuraklaşan manzaraları eski haline getirerek ve sera gazı emisyonlarını anlamlı bir şekilde azaltarak, canavar fırtına olasılığını azaltabilir ve on milyonlarca insan için hayatını daha iyi hale getirebiliriz." açıklaması yapıldı.

Kum ve toz fırtınalarının oluşturduğu risklerin nasıl değerlendirilip ele alınacağı ve kum ve toz fırtınalarıyla mücadeleye yönelik eylemlerin nasıl planlanacağı konusunda bilgi ve rehberlik sağlamak üzere Sand and Dust Storms Compendium yayınlandı. Özet raporun detayına https://www.unccd.int/sites/default/files/2022-08/Full%20report%20ENG.pdf  Linkinden ulaşabilirsiniz.

Kaynaklar:

 https://www.unep.org/news-and-stories/story/climate-changes-sand-storms-wreak-havoc-desert-communities

https://press.un.org/EN/2023/GA12508.DOC.HTM#:~:TEXT=GENERAL%20ASSEMBLY%20PROCLA%C4%B0MS%2012%20JULY,FOR%20HEALTH%2C%20SUSTA%C4%B0NAB%C4%B0L%C4%B0TY%20%7C%20UN%20PRESS

https://www.mgm.gov.tr/FILES/arastirma/toz_modeli_bilgi_notu.pdf  



 

Görüşlerinizi Paylaşın