Yaşama Doğru
Uzm.Dr. Özlem Aker
Bu yazımızda , maalesef son günlerde, akıl almaz bir skandalla gündeme gelen yoğun bakım üniteleri aslında “nedir, niçin çok önemlidir, buralarda çalışan nitelikli sağlık personeli hangi donanımlara sahiptir”; kısaca bunlara değinelim, sapla samanı ayıralım istedik.
Bir başka şekilde ifade etmek gerekirse; ülkemizde yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde fedakarca gece gündüz demeden emek veren, dünya standartlarında eğitimli, donanımlı; pozitif bilimin ve tıbbi etik ilkelerin ışığında, insan canını kurtarmayı, insan hayatını iyileştirmeyi hayatlarının temel önceliği yapmış kıymetli hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın bu kötü furyada üzerlerinde tereddüt bulutları oluşmasın gayesiyle bu yazıyı kaleme alıyoruz.
Yeni doğan yoğun bakım üniteleri; zamanından önce, gelişimini tamamlamadan doğan bebekler, doğumda komplikasyon yaşayan bebekler veya sağlık problemleri ile doğan bebekler için özel olarak tasarlanmış olup , bebeklerin hayatta kalabilmeleri ve sağlıklı bir biçimde yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli tıbbi alt yapıya ve doğru tıbbi müdahaleleri yapmak üzere yetişmiş personele sahip birimlerdir.
Yeni doğan uzmanı olmak en az 13 yıllık eğitim demek!
Yeni doğan uzmanı olmak için 6 yıl tıp fakültesi eğitimi üzerine 4 yıl çocuk hastaIıkları uzmanlığı eğitimi ve bunun üzerine 3 yıl süren neonatoloji yan dal uzmanlığı eğitimi almak gerekir.
Yeni doğan hekimleri ve sağlık çalışanları minicik canların yaşama tutunmaları mücadelesinde; çalışma koşulları ne kadar zorlu olursa olsun, aldıkları ileri düzeydeki uzmanlığın gerekliliklerini; çok yüksek düzeyde sorumluluk bilinci ve acil durumlarla başa çıkma becerisiyle harmanlayarak yerine getirirler. Yeni doğan üniteleri saniyelerin kıymetli olduğu ve hastaların tedavi sürecinin kesintisiz takibinin hayati derecede önemli olduğu yerlerdir. Burada çalışmak sıra dışı yoğunlukta fiziksel , zihinsel ve duygusal konsantrasyon gerektirir.
Yeni doğum yoğun bakım üniteleri, bir ülkenin sağlık açısından gelişmişlik temel ölçütlerinden olan Bebek Ölüm Hızı’nı düşürmek bakımından büyük önem taşımaktadır.
Yenidoğan Yoğun Bakım Üniteleri
∙ Prematüre Bebeklerin Yaşama Şansı
∙ Solunum ve Dolaşım Desteği
∙ Kanama kontrolü
∙ Yenidoğan Enfeksiyonlarının Tedavisi
∙ Yüksek Riskli Doğumlarda Acil Müdahale
∙ Isı Kontrolü ve Beslenme gibi konularda sağladığı destekle bebek ölüm hızını düşürmeye büyük ölçüde katkı sağlamaktadır.
Günümüzde Türkiye'nin bebek ölüm hızı yaklaşık 8-9/1.000 doğum olarak kaydedilirken, AB ülkelerinde bu oran 3-4/1.000 doğum ‘dur.
Bir ülkenin sağlığı, demokrasisinin sağlığıyla ve sağlık hizmetlerine ücretsiz, eşit ulaşabilme imkanlarıyla yakından ilişkilidir. Türkiye'nin bebek ölüm oranlarını daha da düşürmesi için sağlık altyapısına yapılan yatırımların arttırılması ve toplumun her kesiminin özel imtiyazlara sahip olmadan, eşit, adil ve ücretsiz sağlık hakkından faydalanabilmesi için gereken düzenlemelerin yapılabilmesi gerekmektedir.