Kadının işgücüne katılımının artması sadece kendi sosyo-ekonomik durumunu değil, ailesinin, çevresinin ve toplumun durumunu da etkilemektedir. Bu kavram günümüz dünyasında global düzeyde de kabul görmüş bir kavram olarak araştırmalarda yerini almıştır. Bizlere düşen istenilen düzeye ulaşmak için çalışmaya devam etmektir. 

Yayınlanan Dünya Ekonomik Forumu Küresel Eşitsizlik Raporundaki “2023 Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi'ne göre ilk dokuz ülke (İzlanda, Norveç, Finlandiya, Yeni Zelanda, İsveç, Almanya, Nikaragua, Namibya ve Litvanya) cinsiyet eşitliğinin en az %80’ini kapatmış olsa da hiçbir ülke henüz tam cinsiyet eşitliğine ulaşamadı. İzlanda (%91,2) üst üste 14. kez en üst sırayı aldı. Ayrıca, cinsiyet farkının %90’ından fazlasını kapatan tek ülke olmaya devam ediyor. Bölgesel bazda veri paylaşan raporda, Avrasya ve Orta Asya bölgesinde Türkiye ve Tacikistan, Ekonomik Katılım ve Fırsatlar konusunda en az eşitliğe sahip olup, Türkiye bu alt endeksteki açığın %60'ından daha azını kapatan tek ülke oldu. Yine bölge içerisinde 10 ülkeden sekizi, eğitim başarısı alt endeksinde %99'dan fazla eşitliğe sahip, bu da bölge için %98,9'luk bir eşitliğe yol açıyor. Bölgenin en kalabalık nüfusa sahip iki ülkesi olan Türkiye ve Ukrayna arasında ortaöğretime kayıtta kalıcı bir eşitsizlik bulunmuyor. Ancak, sadece Türkiye ve Tacikistan  yükseköğretime kayıtta eşitlik sağlayamamış olarak raporda yer alıyorlar. Raporun tamamına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz. 

https://www.weforum.org/reports/global-gender-gap-report-2023/ 

kadın-erkek, toplumun her kesimi tarafından yapılması ve yaşamın her alanında; evde, sokakta, çalışma hayatında, eğitimde kadınların erkeklerle eşit konuma gelmesi için çalışmamız gerekmekte. 

Bu sayımızda Cumhuriyet ile kadınların kazanımları kapsamında yazılar derledik. 

Yaşamın her alanına kadın elinin değdiği aydınlık, sağlıklı, huzurlu bir yıl diliyorum.

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yaşı kutlu olsun!