X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Ultrasound Dalgalarıyla Kanser Tedavisi: HİSTOTRİPSİ

Ultrasound Dalgalarıyla Kanser Tedavisi: HİSTOTRİPSİ

Tümörlerin ultrason dalgalarıyla yok edilmesi üzerine uzun zamandır araştırmalar yapılmaktadır. Öncelikle Dr. Zhen Xu ve arkadaşları 2001 yılından beri Michigan Üniversitesi’ndeki laboratuvarlarında, histotripsi olarak adlandırılan bu yöntemle ilgili bilimsel çalışmalara odaklanmışlardır. Sonuç olarak ses dalgalarıyla tümörlerin parçalandığı ve kanserli hücrelerin öldürüldüğü, kanser tedavisinde yararlı olabilecek bir teknoloji ortaya çıkmıştır.

Dr. Xu ve arkadaşları “Cancers” adlı akademik dergide yayımladıkları makalelerinde, histotripsinin tümörleri kısmen yok etmede ne ölçüde yararlı olabileceğini, yaptıkları deneysel araştırma verileriyle ortaya koymuşlardır.

Ultrason olarak uyguladığımız görüntüleme yönteminde düşük dalga boylu ses dalgaları kullanılır. Histotripside ise yüksek dalga boylu ses dalgaları kullanılır. Bu yöntemle tümörün üzerine gönderilen mikrosaniye uzunluğundaki ultrases atımlarının yaratacağı termal etki vasıtasıyla sıvıların (tümör içindeki kan-plazma ve hücre içi-hücreler arası sıvılar) buharlaşması sağlanarak dokuda hızla büyüyen mikro kabarcıklar oluşturulur. Tümörün içinde kısa süre içinde yok olan mikrobaloncuklar aracılığı ile mekanik strese maruz kalan kanserli hücrelerin ölümü (tümör nekrozu) gerçekleşmesi amaçlanmaktadır.

Araştırmacılar hayvan deneylerinde, ratlar üzerinde yaptıkları çalışmalarda çoğunlukla karaciğer tümörlerini hedef almışlardır. Deneyler sırasında 10 ratta ultrases dalgalarıyla tümörlerin hacmen %50-75’i yok edildiğinde, geriye kalan kanserli hücrelerin de kendi bağışıklık sistemi tarafından öldürülebildiği tespit edilmiştir. Üstelik histotripsi uygulanan bu deney hayvanlarının %80’inde nüks oluşmamış, tedavi sırası ve sonrasında metastaz izine rastlanmamıştır.

Öncelikle karaciğer tümörleri (hepatosellüler karsinom) üzerine yapılan çalışmalarda bu yöntemle; tek seanslık ultrason tedavisi ile tümörlerin yalnızca bir kısmının doğrudan yok edilmiş olmasına karşın, kanserli kitlenin geri kalanının 1-2 hafta içinde ortadan kaybolduğu tespit edilmiştir. Bu araştırmada 11 deney canlısından 9’unda (%81) kısmi ablasyondan sonra tümörlerde anlamlı ölçüde gerileme saptanmıştır. Çalışmanın sonucunda ise bu olgular tümörsüz hale gelmiştir. Yanısıra, üç aylık takip sürecinde histotripsi ile tedavi edilen ratlarda herhangi bir metastaz gelişmediği belirlenmiştir. Teorik olarak bakıldığında, geriye kalan (rezidü) tümör hücrelerinin bu tür bir tedavi sonrasında yayılması (metastaz yapması) olağan karşılanabilirdi ancak söz konusu araştırmada böyle bir durum gerçekleşmemiştir.

Histotripsi, günümüzde insanlar üzerinde uygulanabilen bir tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yeni geliştirilen ve bugün itibarıyla majör sistemik yan etkisi bulunmayan bu yöntemin kanser olgularının, özellikle soliter (tek) tümöral kitleli vakaların tedavisinde çok başarılı olabileceği öngörülmektedir.

Bugüne kadar yapılmış araştırma sonuçları, histotripsi tedavisinin metastaz riskini yükseltmediğini göstermektedir. Ultrason tedavisinin bu kalıcı etkisi, öncelikle bağışıklık sisteminin etkinleşmesiyle açıklanabilir. Çünkü histotripsiden sonra daha fazla bağışıklık hücresi (CD4, CD8 vb. immün mediatörler ve T-lenfositlerin aktivasyonu) yarı tahrip olmuş kanserli hücrelere doğru yoğun bir göç oluşturmaktadır. Bu nedenle, söz konusu tedavi ile tümörün tamamen yok edilmesini ve metastazları önleyen immünolojik bir anti-tümör reaksiyonunun tetiklenmiş olabileceği düşünülmektedir. Bu da histotripsi tedavisinin, karaciğer kanseri ve diğer kanser türleri için göreceli olarak zararsız bir tedavi opsiyonu olabileceğini göstermektedir. ABD ve Avrupa’da histotripsinin etkisiyle ilgili ilk klinik araştırmalar başlatıldı ve tıp dünyasında, 2022 yılında bu konuya olan ilgi artarak devam etmekte. Bazı araştırma merkezlerinde, beyin ve meme tümörlerinde histotripsinin kullanımına ilişkin ilk hayvan deneyleri yürütülmektedir.

Histotripsi ile kanser tedavisinde ilk sonuçların umut verici olması nedeniyle, gönüllü hasta bireyler üzerindeki klinik araştırma sonuçları önümüzdeki aylarda daha büyük bir heyecan ve merakla takip edilecektir. Kanser tedavisinde, yakın gelecekte çok daha değerli olabilecek bir yöntem olarak gösterilmektedir. Elbette konuyla ilgili daha yüksek serili klinik araştırmalara ihtiyaç var. Ancak yüksek hasta sayısına sahip araştırmalarda başarılı sonuçların elde edilmesi, bu tedaviye olan güveni ve dolayısıyla yakın gelecekte histotripsinin rutin onkolojik tedaviye girmesini sağlayabilir.

Umuyoruz ki bu tür tıbbi araştırmalar bilimin kanserle olan mücadelesinde, bilim ve insanlık lehine sonuçlar elde etmeye devam ederek yan etkisi daha az ve başarı oranı daha yüksek olan yeni tedavi seçeneklerini ortaya çıkarmayı ve mevcut yöntemlerin şifa verici etkilerini artırmayı başaracaktır.

Uzm. Dr. C. Aykut Kadıoğlu

 

Görüşlerinizi Paylaşın