X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Günlük Tuz Alım Miktarımız Hipertansiyona Yol Açar Mı? İdrar Sodyum/Potasyum Oranının Ölçümü Bize Ne Anlatır?

Günlük Tuz Alım Miktarımız Hipertansiyona Yol Açar Mı? İdrar Sodyum/Potasyum Oranının Ölçümü Bize Ne Anlatır?

 

Yetersiz potasyum (K) alımı ile birlikte aşırı sodyum (Na) alımı, kalple ilgili metabolik bozuklukların gelişmesini arttırabilir.  Güncel yayınlarda idrar Na/K oranı kardiyovasküler hastalıklar (KVH) ve KVH ile ilişkili ölüm riskini değerlendirmek için güvenilir bir indeks olarak görülüyor.      

Diyette ideal Na/K oranının ne olması gerektiği ise tartışma konusu olmaya devam ediyor. Örneğin; Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve ABD-Kanada tıp otoritelerinin tavsiyelerinde ~ 0,5 değeri (2000 mg/gün Na ve 3500 mg/gün K alımı) öneriyor. Ancak, < 1.0 düzeyinde Na/K oranı, KVH'yi ve ölüm riskini azaltmada ideal Na ve K alımını dengelemek açısından en iyi değer olarak tanımlanıyor.(1)

2021 yılında yapılan bir çalışmada (Mirmiran ve ark.) geleneksel beslenme tarzı, Akdeniz diyeti ve Hipertansiyon diyeti uygulayan kişilerde idrar Na/K oranının düşük; batı tarzı diyetle beslenenlerde ise anlamlı ölçüde yüksek olduğu bulunmuştur.(1) 

Tuz tüketimi ile arteriyel hipertansiyon gelişimi arasındaki ilişkiyi açıklayan birden fazla yaklaşım vardır. Geleneksel modele göre, böbrekte ve diğer dokularda hücre dışı sıvı hacminin artması ve yüksek kan akışı ile ilişkilidir. Böbrek (renal) kan akışının ve glomerüler filtrasyon hızının (böbreğin süzme hızı) artmış olması, renal sodyum geri emilimini artırır. Buna bağlı olarak, kan basıncı artar, bu da glomerüler (kanın süzüldüğü yer) hasara, bozulmuş renal sodyum atılım kapasitesine ve son olarak nefron (böbreğin en küçük birimi) fonksiyonunun kademeli olarak kaybına yol açar. 

D Vitamini Eksikliğine ve İşlenmiş Gıdalara Dikkat!

Bir diğer unsur ise D vitamini eksikliğidir. D vitamininin renin sekresyonu üzerinde inhibitör etkisi vardır. D vitamini eksikliği, tuz alımından bağımsız olarak doğrudan renin düzeylerinde artışa yol açar. Birçok gözlemsel çalışma, D vitamini eksikliği ile yüksek hipertansiyon riski arasındaki ilişkiyi doğrulamıştır. Bununla birlikte, D vitamini takviyesinin arter basıncını azaltıcı etkisi olmamıştır. Daha yeni bir gözlem de, yüksek oranda işlenmiş gıdalarda veya fast foodlarda yoğun miktarda tuz ve  glukoz olması nedeniyle, vücut ağırlığından bağımsız olarak renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini olumsuz etkilediğidir

Vücut Sistemimizi Bozmamak için Ne Yediğimiz Önemli

Ayrıca yüksek sodyum alımı, yağ dokusu birikiminin hızlanmasına neden olur. Ek olarak, obezlerde kortizolün üretiminin artması ve sirkadiyen ritminin bozulmasına yol açar. Adipoz (yağ) dokuda üretilen kortizol, aldosterona benzer şekilde renin üretimini uyarabilir ve insülin direncini artırabilir. Hipertansiyon gelişimine yol açan aşırı vücut yağı ve aşırı tuz alımı ile ilişkili süreçler bir kısır döngü halini alır (2). 

Hiperinsülinemi ve insülin direnci, doğrudan böbrek hasarına yol açan benzer bir etkiye sahiptir.  İnsülin direnci, tübül-glomerüler geri beslemenin bozulmasına, müteakip hiperfiltrasyona ve sodyum tutulmasına yol açar.Plazma sodyumundaki küçük artış aynı zamanda susama merkezini uyararak su alımına ve arginin vazopressin salgılanmasına yol açarak su tutulmasına neden olur. Bunun sonucunda tansiyon yükselir.

Sonuç olarak, periferik damar sertliği artar, böbrek hasarı ilerler. Ek olarak, yağ dokusunun insülin direnci ve aşırı proinflamatuar aktivitesi, hem oksidatif stres gelişiminden hem de endotel hasarından sorumludur (2).

Farklı Diyetlerde Sodyum/Potasyum Oranları

Araştırmacıların 2021 yılında yaptığı çalışmada (Mirmiran et al), geleneksel beslenme modeli (sebzeler, meyveler, tatlılar ve tuzlu atıştırmalıklar, şekerli içecekler, sert kabuklu yemişler ve tohumlar, kümes hayvanları, yüksek yağlı süt ürünleri, kırmızı et ve fasulye), Hipertansiyon diyeti ve Akdeniz diyet modelinde, idrar Na/K oranı düşük bulunmuştur.      

Daha fazla şekerli içecek, yüksek yağ içeren Batı diyet modelinde ise (süt ürünleri, rafine tahıllar, hızlı yiyecekler (fastfood), hidrojene ve hayvansal yağlar), daha yüksek idrar Na/K oranı belirlenmiştir     . 

Balık ve sebze tüketiminin yoğun olduğu Japon diyet modelinde de idrardaki K konsantrasyonu yüksek bulunmuştur. 

Diyette "fındık, tohum, meyve ve balık" artmasıyla idrar Na/K oranı azalmaktadır.

24 saatlik idrar Na ve K ölçümü, diyet alımlarının değerlendirilmesinde altın standart yöntem olarak kabul edilse de, spot idrar numunelerinin toplanması daha kolay olduğu için daha çok tercih edilmektedir (3).
Spot idrar Na/K oranı, özellikle popülasyona dayalı çalışmalarda diyet kalitesini izlemek için basit, kolay ve ucuz bir yöntem olarak kullanılabilir. Diyet tavsiyelerine uyumu izlemek için kullanışlı bir yöntem olacağı düşünülmektedir.

DSÖ'nün azaltılmış Na alımı ve K alımı arttırılması hedeflerine ulaşmak için idrar Na/K oranının <1 düzeylerinde tutulmasını sağlamak iyi bir uygulama olabilir. Takibin kolaylaştırılması açısından spot idrarda Na/K oranı ölçümü kolaylık sağlayacaktır (4).

Uzm.Dr. H.Kemal Erdemli

Kaynaklar

1.Mirmiran et al. Urinary sodium-to-potassium ratio: a simple and useful indicator of diet quality

in population-based studies.Eur J Med Res (2021) 26:3. https://doi.org/10.1186/s40001-020-00476-5

2. Wójcik, M.;Kozio?-Kozakowska, A. Obesity, Sodium Homeostasis, and Arterial Hypertension in Children and Adolescents. Nutrients 2021, 13, 4032. https://doi.org/10.3390/nu13114032 

3. Toshiyuki Iwahori et al. Estimating 24-h urinary sodium/potassium ratio from casual (‘spot’) urinary sodium/potassium ratio: the INTERSALT Study. International Journal of Epidemiology, 2017, Vol. 46, No. 5 1565

4. Toshiyuki Iwahori et al. Urinary sodium-to-potassium ratio and intake of sodium and

potassium among men and women from multiethnic general

populations: the INTERSALT StudyHypertension Research (2019) 42:1590–1598

https://doi.org/10.1038/s41440-019-0263-1

 

Görüşlerinizi Paylaşın