X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

“D Vitamini” ve İmmünolojik Etkileri Nedir?

“D Vitamini” ve İmmünolojik  Etkileri Nedir?

“D Vitamini” ve İmmünolojik[1] Etkileri Nedir? 

Sağlığınızı iyileştirmek genellikle bağışıklık sisteminizin doğru çalışması ile ilgilidir. Zayıf bir bağışıklık cevabı söz konusu ise kişi daha sık hastalanabilir. Öte yandan, bağışıklık sistemi çok agresif ve koruyucu olduğunda veya yanlış hedeflere saldırdığında iltihaplanma, alerji ve otoimmün hastalıklar gelişebilir. 

İnflamasyon veya iltihaplanma, normal bir bağışıklık tepkisinin sağlıklı bir parçası olsa da aşırı hale gelmesi kronik hastalıklara katkıda bulunabilir. Hatta yaşlanma sürecinin bir parçası olabilir. 

Araştırmalar, bağışıklık fonksiyonunun dengesini korumak için birkaç bileşenin önemli olduğunu düşündürmektedir. İnflamasyonu dengelemeye omega-3, C vitamini ve D vitamini yardımcı olabilir.

Sizce kaç çeşit D vitamini vardır? D vitaminin rolü nedir?

Genellikle güneş ışığı vitamini olarak adlandırılan D vitamini aslında yanlış adlandırılmıştır. D vitamini bir prohormondur. İki ana formda bulunur: D2 (ergokalsiferol) ve D3 (kolekalsiferol). D3 vitamini insan derisinde oluşur ve balık yağı gibi hayvansal gıdaların alımı yoluyla diyetle de alınabilir, D2 vitamini ise bitkisel kaynaklarda bulunur.

Son kırk yılda, D vitamininin sadece kemik sağlığımız için değil birçok organ ve sistemde etkileri keşfedilmiş, D vitamininin etki mekanizması neredeyse tamamen çözülmüştür. D vitamini hedef hücrelerde vitamin D reseptörü (VDR) yardımı ile etki gösterir. Vitamin D reseptörü (VDR), bir gen transkripsiyon faktörüdür ve vücudumuzdaki tüm hücrelerde az ya da çok bulunur. Dolayısıyla D vitaminin de birçok dokuda etkisi vardır.

Doğuştan gelen ve adaptif bağışıklık sistemlerindeki hücrelerde de VDR olduğu ve D vitaminin bu hücreler üzerindeki etkisi 1984’den beri bilinmektedir. D vitamini, kemik mineralizasyonundaki rolüne ek olarak iyi bir immünomodülatörü yani bağışıklık sistemi düzenleyicisidir. 

D Vitamini reseptörü (VDR), lenfositler, makrofajlar, monositler ve dendritik hücreler gibi birçok bağışıklık hücresinde bulunmaktadır. D vitamini, katelisidin adı verilen antimikrobiyal bileşiklerin beyaz kan hücrelerinde üretimi için kritiktir. Bu bileşik, bakterileri, virüsleri ve mantarları (özellikle tüberküloz bakterisini) doğrudan öldürerek enfeksiyonların temizlenmesine yardımcı olur. Bu nedenle D vitamini tüberküloz tedavisi ile ilişkin çalışmalara ilham vermektedir. 

Diğer taraftan D vitamininin doğrudan inflamasyonu azaltan (anti-inflamatuar) bir aktiviteye sahip olduğu ve potansiyel olarak aşırı aktif bağışıklık cevabını sakinleştirmeye yardımcı olduğu da gösterilmiştir. 

D vitamini, iyi bir immünosüpresif (bağışıklık baskılayıcı) olan kortikosteroidlere benzeyen bir moleküldür ve bu nedenle kortikosteroidler gibi kısmen immünosüpresiftir. D vitamini, pro-inflamatuar (İnflamasyon yükseltici) bağışıklık hücrelerini baskılarken anti-inflamatuar olanların üretimini arttırır. 

Temelde D vitaminin yaptığı; bağışıklık cevabının aşırıya kaçarak zarar vermesini ve kendi dokularını hedef almasını engellemektir. Birçok çalışma, D vitaminin bağışıklık sisteminde birçok hücreyi etkilediğini ve bağışıklıkla ilgili otoimmün hastalıklar olarak bilinen birçok hastalığın engellenmesinde rol oynadığını göstermiştir. Bu hastalıklar arasında tip1 diyabet, sedef hastalığı, romatoid artrit, multipl skleroz bulunmaktadır.

D vitamininin immünolojik etkileri bir nevi inflamasyon olan ateroskleroz ortamında incelenmiştir. Temelde aşırı kolesterolün (yanı sıra lipidler ve kalsiyum) damar sisteminde uygun olmayan bir şekilde birikmesi nedeniyle, ateroskleroz da kronik bir inflamasyon söz konusudur ve D vitamini bu kronik inflamasyonu düzeltebileceği düşünülmektedir.

COVID pandemisi ile birlikte yapılan D vitamini ve solunum yolu enfeksiyonlarına ilişkin çalışmalar, bağışıklık işlevi üzerindeki faydaları için şimdiye kadarki en güçlü kanıtları sunmaktadır. D vitamini seviyeleri ve akut üst solunum yolu enfeksiyonları ile ilgili bugüne kadar yapılan araştırmaları değerlendiren bir meta-analiz, vitamin eksikliği olan kişilerde daha kötü sonuçlar olduğunu göstermektedir. 

Ne kadar D vitamini alacağımıza nasıl karar verilebilir? 

D vitamini eksikliği olanlara D vitamini takviyesi üst solunum yolu enfeksiyonlarını %70 oranında azaltabilir, D vitamini eksikliği olmayanlarda ise %25'lik bir azalma gözlenmiştir. Ancak ilginç bir şekilde, bu fayda, günlük veya haftalık dozlara kıyasla D vitamini büyük ve seyrek dozlarda verildiğinde görülmedi.

D vitamininin gen ekspresyonu üzerindeki etkisini araştıran bir çalışma, D2 vitamini ve D3 vitamini takviyeleri arasında önemli farklılıklar bulunmuştur. Frontiers in Immunology dergisinde yayınlanan bulgular, D3 vitamininin bağışıklık sistemini güçlendirmede D2 vitaminine kıyasla daha etkili olabileceğini göstermektedir.

D vitamini takviyesi yaparken, vitaminin yağda çözündüğünü ve dokularda birikebileceğini akılda tutmak önemlidir. Hal böyle olunca çok fazla alınması söz konusu olabilir. 

D vitamini takviyesi yaparken, vitaminin yağda çözündüğünü ve dokularda birikebileceğini akılda tutulmalıdır. Buna rağmen, geniş kapsamlı yeni çalışmalar D3, D3+Omega3, omega3 ve plasebo verilen gruplarda kemik kırığı oluşumda fark olmadığı yönündedir. Inflamasyona etkisi ve enfeksiyondan korunma kavramı hariç tutulmalıdır.

Bu nedenle bir kişinin D vitaminine ihtiyacı olup olmadığını bilmek için test yapılması şarttır. Takviye verilmeye başlamadan önce hem başlangıç ??seviyeleri hem de zaman içindeki değişiklikler takip edilmelidir. Kan seviyeleri, platoya yaklaşık dört ila altı ay süren takviye ile yavaşça yükselir. Seviyeleri daha hızlı yükseltmeye çalışmak için başlangıçta daha yüksek dozlar alınması önerilmemektedir. 

 

 


[1] İmmünoloji: Vücudun hastalıklara karşı doğal savunma mekanizmasını ve vücudun antijenlere yanıtını inceleyen bilim.

 

Görüşlerinizi Paylaşın