X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Olimpiyat Ateşi Hala Yanıyor Mu?

Olimpiyat Ateşi Hala Yanıyor Mu?

İlk olimpiyatların, MÖ.776 yılında antik Yunanistan’da Zeus onuruna, spor ve sanatın iç içe geçtiği şenlikler olarak, Olympos Dağı’nda başladığı düşünülüyor. Son dönemde arkeolojik bulgular olimpiyatların başlangıç tarihini sanılandan daha da eskiye; MÖ 9., 10. Yüzyıllara çekiyor. MS. 393 yılında Hıristiyan Roma İmparatoru Theodosius olimpiyat oyunlarını paganizmin uzantısı oldukları gerekçesiyle yasaklıyor. Modern olimpiyatlar ise Fransız Baron Pierre de Coubertin’in girişimleriyle, 1896’da Atina’da başlıyor. Bundan 4 yıl sonra Paris’te ilk defa kadın sporcuların da yarıştığı olimpiyatlar gerçekleşiyor.

“Olimpiyat Ruhu” her ne kadar dostluk, dayanışma, adil oyun ve rekabet ruhuyla karşılıklı anlayış gerektiren barışçıl ve daha iyi bir dünya inşa etme amacı taşısa da, modern olimpiyat oyunları tarihi birçok siyasi güç savaşına, boykota, hatta kıyıma da tanıklık etmiştir. Bu bağlamda önemli mihenk taşları şöyle sıralanabilir:

  • Nazilerin bir yandan güç gösterisi yapıp, bir yandan da yayılmacı ve Yahudi karşıtı gündemlerini gizlemeye çalıştıkları 1936 Berlin Olimpiyatları’nda ABD’li siyahi atlet Jesse Owens’ın 3 altın madalya alması
  • 1972 Münih Olimpiyatları’nda İsrail işgalini protesto amacıyla 11 İsrailli sporcunun Kara Eylül grubu militanları tarafından rehine alınması ve rehinelerin, Alman polisininve 5 saldırganın ölmesi
  • 1980 Moskova Olimpiyatları’nın, ABD’nin başı çektiği 64 ülke tarafından SSCB’nin Afganistan işgalini protesto etmek amacıyla boykot edilmesi
  • 1984 Los Angeles Olimpiyatları’na Doğu Bloku Ülkeleri ve Küba’nın katılmaması

COVID-19 pandemisi nedeniyle bir yıl ertelenen ve seyircisiz gerçekleşen 2020 Tokyo olimpiyatları, Olimpiyat tarihinde unutulmayacak bir yere sahip oldu.

Tokyo 2020, Türkiye'nin de ilk kez katıldığı 1924’den beri, 13 madalya ile, en fazla madalya sayısına ulaştığı Olimpiyat Oyunları oldu. Madalyaların beşi, kadın sporcularımıza aitti. Bunun dışında madalya alamasalar da, gösterdikleri performans, azim ve takım ruhuyla umut ve ilham kaynağı olan kadın voleybol takımımızın başarıları da göğsümüzü kabarttı.

Mete Gazoz okçulukta, Busenaz Sürmeli ise boksta altın madalya kazanarak, Olimpiyat şampiyonu oldular.

Buse Naz Çakıroğlu boksta, Eray Şamdan karatede gümüş madalya kazandılar.

Tekvandoda Hakan Reçber ve Hatice Kübra İlgün, güreşte Rıza Kayaalp, Yasemin Adar ve Taha Akgül, jimnastikte Ferhat Arıcan, karatede Ali Sofuoğlu ve Merve Çoban bronz madalya kazandılar. Bu madalyalar ile Türkiye ilk kez jimnastik, okçuluk ve karatede madalya kazanmış oldu.

Bu sonuçlar aslında ülkemizde, yalnızca popüler spor dallarının pompalanması yerine, erken çağda çocukların, gençlerin katılımının sağlanacağı yaygın bir spor eğitimi ve sevgisiyle, akılcı planlamalar ve düzenli çalışmayla; çok daha büyük başarılara imza atılabileceği  yönünde önemli bir uyarı oldu.

Önümüzdeki yıllarda bilim, sanat ve spor alanında akılcılık ışığında kat edeceğimiz başarıların olimpiyatlara da daha etkin yansıyacağını ümit ediyoruz.

 

Görüşlerinizi Paylaşın