X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Çölyak Dışı Gluten Duyarlılığı

Çölyak Dışı Gluten Duyarlılığı

ÇÖLYAK HASTALIĞI DIŞINDA KALAN GLUTEN DUYARLILIĞI NEDİR?

Çölyak hastalığı genetik yatkınlığı olanlarda buğday, arpa ve çavdarda bulunan gluten proteinine karşı hassasiyetin (intoleransının) neden olduğu ince bağırsağın otoimmün (bağışıklık sisteminin kendi dokularına karşı aşırı uyarılması sonucunda geliştirdiği tepkiye verilen ad), kronik bir hastalığıdır. Görülme sıklığının genellikle %1 civarlarında olduğu kabul edilir. Klasik klinik tabloda emilim bozukluğuna (malabsorbsiyon) bağlı kronik ishal, yağlı dışkılama, karın ağrısı, gaz, kilo kaybı ve yorgunluk yer alır. Bağırsak dışı belirtileri nöropati, aftöz ülser ve dermatitis herpetiformis (kaşıntılı, kabarcıklı deri hastalığı) olabilir.

Tanı için çeşitli antikorlar olmakla beraber, Amerikan Gastroenteroloji Koleji hastalık şüphesi durumunda kullanılabilecek en güvenilir ilk testin anti-doku transglutaminaz immünglobulin A (TTG IgA) antikoru olduğunu, 2 yaşından küçük çocuklarda ise bu testin deamine gliadin peptit immünglobulin G (DGP IgG) testi ile birlikte istenmesi gerektiğini belirtiyor. Doğrulama için ise hem çocuk hem de yetişkinlerde özofagogastroduedonoskopi yapılması ve çoklu ince bağırsak biyopsisinde duedenal villöz atrofinin gösterilmesini önerilir. Tanı alan hastalar için tedavi ömür boyu glutensiz diyettir.

Konumuz çölyak dışı gluten duyarlılığı (ÇDGD) olduğu için şimdi ondan bahsedeceğiz. ÇDGD, güvenilir bir biyobelirteç olmadığı için çölyak hastalığının (ÇY) dışlanmasına dayalı, tamamen klinik bir tanımdır. ÇH ile birlikte buğday alerjisinin de tanı olarak dışlanması gerekir. Yine burada gluten alımının tetiklediği belirtiler yer alır. İshal, karın ağrısı, şişkinlik belirtileri benzer şekilde ana belirtilerdir.

ÇDGD’nin klinik tablosu irritabl barsak sendromunda görülen semptomların (şişkinlik, karın ağrısı, ishal, gaz, barsak alışkanlığında değişiklik), davranış bozukluklarının ve sistemik belirtilerin (yorgunluk, baş ağrısı, fibromyalji benzeri eklem veya kas ağrısı, kol veya bacakta uyuşma, zihin bulanıklığı, dermatit, deri döküntüsü, depresyon, anksiyete, anemi) birlikte olabildiği bir alanı kapsayabilir. Belirtiler glutenin alımından kısa bir süre sonra başlar, glutenin kesilmesinden birkaç saat veya birkaç gün sonra düzelir, sonrasında gluten alımını müteakip tekrarlar.

Görülme sıklığının ankete dayalı çalışmalarda % 0.9-%14 gibi geniş bir aralıkta olduğu tahmin edilmektedir. Ancak halen ÇDGD’nun, glutenden mi yoksa buğdayın diğer bileşenlerinden mi kaynaklandığı tartışma konusudur. ÇDGD olan adölesan ve genç erişkin hastalarda, glutensiz diyet ile beslenme mikro ve makro besinlerin eksikliğine ve psikososyal olarak bu yaş grubunun etkilenmesine neden olabilir. Daha sınırlı sayıda kişide yapılan başka bir çalışma; bu kişilerde ortalama lif, kalsiyum ve demir değerlerinin önerilenden az olduğunu belirtmiştir. ÇDGD’nda tanı koyduracak spesifik bir test maalesef yoktur. Klinik uygulamada kullanılabilecek güvenilir testlerin tanımlanması, bu bozukluğun tanınmasını, kabul görmesini ve tedavisini büyük ölçüde geliştirebilir.

Uzm.Dr. Tahir İsmailoğlu

Kaynaklar:

https://emedicine.medscape.com/article/373864

https://www.medscape.com/viewarticle/843041

https://www.medscape.com/viewarticle/972635

https://journals.lww.com/ajg/Fulltext/2023/01000/American_College_of_Gastroenterology_Guidelines.17.aspx

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4406911

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6182669

 

Görüşlerinizi Paylaşın