X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Gelecek-Geliyor Derken Resmen İlan Edildi: El NiÑO 2023

Gelecek-Geliyor Derken Resmen İlan Edildi: El NiÑO 2023

Time dergisinin 8 Haziran 2023 tarihli haberine göre Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi NOAA, El Nino’nun başlangıcını resmi olarak duyurdu. Bu durum zaten ısınmakta olan dünyamızın doğal ısısına ekstra bir ivme kazandıracak gibi duruyor. NOAA’nın El Nino/La Nina Tahmin Ofisi başkanı iklim bilimci Michelle L’Heureux’a göre bu seneki El Nino, daha öncekilere göre 1-2 ay daha erken başladı ve %56 olasılıkla kuvvetli, %25 olasılık ile de süper kategorisine yükselecek gibi görünüyor. Ortalama bir El Nino’nun gücünü aşma olasılığı da %84 olarak hesaplanmış. Michelle L’Heurreux “El Nino’nun geçici bir süreliğine bizi taşıyacağı sıcaklıklar, birkaç yıl sonranın normal sıcaklıkları olacak muhtemelen. O yüzden El Nino 5-10 yıl sonra nasıl bir dünyada yaşayacağımızı görmemizi sağlayacak bir zaman makinası gibi” diyor.

BBC’nin haberine göre İngiltere Meteoroloji Ofisi Uzun Vadeli Tahminler Müdürü Adam Scaife “El Nino güçleniyor. Birkaç aydır geleceğini görüyorduk” diyor ve ekliyor: “Bu yılın sonunda etkisinin zirveye ulaşacağını düşünüyoruz. Bu nedenle 2024’ün küresel sıcaklık rekorunu kırması olası”.

El Nino neden oluşuyor?

El Nino küresel iklimde en büyük değişimi yaratan hava olayı olacak biliniyor. Pasifik okyanusunda standart koşullarda, ticaret rüzgarları ekvator boyunca doğudan batıya eser ve ılık suyu Güney Amerika’dan Asya’ya taşır. Normal hızda esen ticaret rüzgarı, oluşturduğu geniş dalga hareketi ile yüzeydeki ılık su ile derindeki soğuk suyun karışmasını sağlar. Ancak ticaret rüzgarları yavaşladığında dalga hareketi azalır ve suyun karışması da azalır. Ardından okyanus suyu hızla ısınır ve El Nino dönemi başlar.

 

Ne kadar sürmesi bekleniyor?

El Nino genellikle iki ila yedi yılda bir, karşıt iklim fenomeni olan La Nina’dan daha sık görülür ancak ikisi de bir program izlemez. Tipik olarak El Nino 9-12 ay sürerken, bazen yıllara uzayabilir. Uzmanlar bu sene yaz, sonbahar ve kış boyunca devam edeceğini düşünüyorlar. Gelecek sene sonuna kadar sürebileceğini düşündüren bilgisayar modelleri mevcut.

El Nino’nun muhtemel etkileri

Reuters haber ajansına konuşan Copernicus (Avrupa Birliği iklim izleme servisi) Direktörü Carlo Buontempo, “El Nino normalde küresel ölçekte rekor seviyede hava sıcaklıklarıyla ilişkilendiriliyor. Bunun 2023 veya 2024’te mi yaşanacağını henüz bilmiyoruz ancak yaşanma ihtimali, yaşanmama ihtimalinden yüksek” diyor. 

İngiltere’deki Londra Kraliyet Koleji akademisyeni Friederike Otto da, El Nino ile iklim krizinin etkilerini şimdiden hisseden ülkelerde durumun kötüleşeceğini söylüyor, olası şiddetli sıcak hava dalgaları, kuraklıklar ve orman yangınları konusunda uyarıyor. 

İklim değişikliğinin El Nino’yu nasıl etkilediği sorusu ise büyük bir araştırma konusu. İklim değişikliğinin El Nino’nun etkilerini artırması muhtemel iken, ısı ve yağış artışının El Nino’yu nasıl etkilediği henüz belirsiz. Okyanus sıcaklıkları her yerde yükseliyor ise olayın temel nedeninin değişmemesi, döngünün de değişmeyeceğini düşündürüyor.

El Nino’nun Güney Afrika, Hindistan, Endonezya, Avustralya ile Güney Amerika’nın kuzeyinde (Brezilya, Kolombiya ve Venezuela) daha sıcak ve kuru bir havaya yol açması bekleniyor. Bu sırada Afrika’nın kurak kuzeydoğusunda, özellikle Afrika Boynuzunda verimli yağmurlar görülebilir. Kanada ve ABD’nin kuzeyi için sıcak ve kuru hava riski artarken, ABD’nin güneyi aşırı yağışlarla karşılaşabilir.

Aslında El Nino dönemlerinde Atlantik kasırgaları hafiflerken, bu kez iklim değişikliği nedeni ile tüm okyanuslardaki ısınma; ABD’nin Atlantik kıyılarında potansiyel olarak güçlü bir kasırga sezonu hazırlıyor olabilir. Pasifikteki tayfunların da daha şiddetli olması beklenebilir. Avrupa kıtası için etkiler daha hafif beklenmekte. Önümüzdeki kış kuzeyde daha soğuk ve kurak geçebilecekken güneyde daha yağışlı bir kış görülebilir. Geçmiş El Nino dönemlerinde elde edilen verilere göre sıcaklığın tüm kıtada ortalamaların biraz üzerinde olması beklenebilir. Orta Avrupa, İspanya’nın doğusu ve Balkanlarda (Trakya dahil) yağış miktarında artış gözlenebilir. Güney İtalya, Yunanistan, Girit ve ülkemizin güneybatısında yağışların normalden az olma ihtimali mevcut.

Bütün bunlar olurken iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak isteyen ülkeler, her yıl sera gazı salınımlarını sınırlandırmak için vaatlerde bulunuyor. Fakat dünya ısınmaya devam ediyor. Sıcaklıklar arttıkça sıcak hava dalgaları, yangınlar ve seller gibi yıkıcı doğa olayları daha sık ve daha güçlü görülüyor. Bugün en önemli soru, küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlandırıp sınırlandıramayacağımız. Peki ülkelerin verdiği vaatler ne durumda?...

Kaynaklar;

  • BBCNews
  • Time.com
  • Reuters
  • Euronews

Ülkelere göre sera gazı salınımı, megaton karbondioksit eşdeğeri

Ülkelere göre sera gazı salınımında mevcut politikalar çerçevesinde en yüksek salınım.

 Seçilen Ülkelere Göre Sera Gazı Salınımı:

 Grafikler 1990'dan itibaren seçilen ülkelerde sera gazı salınımını göstermektedir. Avrupa Birliği ve ABD de yüksek olan sera gazı salınım oranı seviyesini kısmen azaltarak veya koruyarak devam ederken, bugün Çin’de bu salınım 1990'lar seviyesinin 3 katına çıkmış ve vaatlere göre anca seviyesini koruyacaktır. Atmosfer ısısı artışının kontrolü için gereken 1,5 derece artış için ulaşılması gereken sera gazı salınımı için Çin’in bu salınımı yarıya indirilmesi gerekmektedir. Ülkemiz karşılaştırmalı olarak yoğun bir sera gazı üretimi yapmıyor olsa da bugün itibariyle üretimi 1990 yılına nazaran 3 kat artmış, 600 mega tona ulaşmıştır. Ülkemizde bugünkü uygulamalarla devam edersek, diğer ülkelerden farklı olarak sera gazı salınımı artmazken, bizde üretimindeki artış maalesef devam edecek ve 1990 seviyesinin 4 katına, 800 megatona çıkacaktır. Bu düzey, gelişmekte olan ülkeler için kabul edilebilir bir seviye olsa da, kalkınmanın hızlanması karşısında şimdiden hesaplı hareket etmeliyiz. Küresel ısınmanın kontrolü için öngörülen 1,5 derece ısı artışına katkımız 2030’lara varmadan, bugün bile geç, sera gazı salınımını mutlak kontrol altına almalıyız! Buna torunlarımız için mecburuz. Başta su, enerji ve gıda olmak üzere hiçbir ürünü lüzumsuz tükenmemeli, kullanmamalıyız. Tutumlu olmalıyız. Üretimde etkinliği, geri dönüşümü mutlaka sağlamalıyız.

 

 

Kaynaklar;

  • BBCNews
  • Time.com
  • Reuters
  • Euronews

 

 

Görüşlerinizi Paylaşın