X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Candida Auris Artıyor Mu?

Candida Auris Artıyor Mu?

Uzm.Dr. Tutku Taşkınoğlu

Keşfedildiği günden beri çok az sayıda tespit etmemize rağmen son 2 haftada hem Ankara hem de İstanbul şubelerimizde birer Candida auris (C. auris) tespit edince sizleri bu konuda bilgilendirmemizin iyi olacağını düşündük.

Vakaların hızlı artışı, coğrafi yaygınlığı dikkat çekicidir ve sürekli takip, daha hızlı tanı testleri testlerine ve belki yeni anti-fungal ilaçlara vurgulamaktadır.

Candida auris nedir?

Candida auris, ilk olarak 2009 yılında bir Japon hastanın kulağından izole edilen önemli bir mantardır. Genel olarak C. auris sağlıklı insanlar için bir tehdit değildir. Ancak çok hasta olan, yoğun bakımda yatan, invaziv tıbbi cihazlara bağlı olan veya sağlık kuruluşlarında uzun veya sık kalan kişiler, C. auris'e yakalanma açısından yüksek risk altındadır.

 

C. auris çeşitli anti-fungal tedavilere karşı direnci ile ünlüdür

İlaca dirençli olması nedeniyle "ciddi bir tehdit" haline gelen C. auris Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) öncelikli patojenler listesine de girmiştir. WHO'ya göre, C. auris %30'u amfoterisin B (AMB), %90'ı flukonazol (FLU) ve %2 -10'u ekinokandinlere karşı dirençlidir. Ayrıca, tüm C. auris suşlarının neredeyse %90'ı en az bir ilaca, %30-40'ı iki ilaca ve %4'ü üç anti-fungalin tümüne direnç göstermektedir. 

Özellikle salgınlar sırasında ve yoğun bakım doluluk oranlarının arttığı zamanlarda uygun kontrol ve tedavi için C. auris'in doğru ve hızlı tespiti esastır.

Örneğin, C. auris dünya çapında Kovid-19 yoğun bakım ünitelerinde ve hastanelerde salgınlara neden olmuştur.  Kovid-19 ile önceden var olan birçok hastalık ağırlaşmış, hastanede yatan hastalar arasında mantar, bakteriyel ve viral koenfeksiyonlarda ve süperenfeksiyonlarda artışa görülmüştür.  Yüksek ölüm oranları, yetersiz tanı ve artan anti-fungal direncin bir sonucu olarak mantar enfeksiyonları önemli sorunlara neden olmaktadır.

 Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Amerika Birleşik Devletleri, Meksika, Lübnan, Brezilya, İtalya, Hindistan, İspanya, İran, Pakistan, Yunanistan, Katar ve Kolombiya gibi ondan fazla ülke, Kovid-19 ile ilişkili C. auris enfeksiyonlarını raporlamıştır.

Salgın, aşırı kalabalık, yetersiz kaynak ve aşırı gergin tıbbi ortamlar nedeniyle C. auris ile kolonize olmuş hastaların hızlı bir şekilde tespit edilmesini ve izole edilmesini zorlaştırmıştır. Ayrıca Kovid-19 salgını hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde C. auris salgınları için ideal ortamı oluşturmuştur. Sonuç olarak, daha etkili anti-fungal tedavilere olan talep artmıştır.

Tüm bu nedenlerle, yoğun bakıma yatan hastaların iki taraflı koltuk altı ve kasıklarından sürüntü alınarak PCR ve kültür ile C. auris taraması önerilmektedir.  Her ne kadar hastalar burun, ağız, dış kulak, idrar, yaralar ve rektumda C. auris ile kolonize olmuş olsa da bu bölgeler tarama için genellikle daha az duyarlıdır.

Taramada C. auris kolonizasyonu olan bir hasta tespit edildiğinde C. auris enfeksiyonu olan hastalar için geçerli olan enfeksiyon kontrol önlemleri alınması önerilmektedir.

 
 

Görüşlerinizi Paylaşın