X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Zika ve Alzheimer

Zika ve Alzheimer

18 Kasım 2016 itibarıyla, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Zika virüsünü küresel acil sağlık tehditi olma kategorisinden çıkardığını duyurdu. Sivrisineklerle taşınan ve enfekte olan kişilerin vücut sıvıları yoluyla insandan insana da bulaşan bir virüs olan Zika ilk kez 1947’de Uganda’da saptanmış, dünya kamuoyunun gündemine ise 2015 Mayıs’ından itibaren Brezilya’dan gelen haberlerle girmişti. Şubat 2016’a gelindiğinde Amerika kıtasında 20’den fazla ülkede virüs sivrisinekler yoluyla hızla yayılmakta ve virüsün nörolojik sistem üzerine olan etkileriyle ilgili veriler güçlenmekteydi. 1 Şubat 2016’da DSÖ, Zika’nın mikrosefali ve diğer nörolojik hastalıklarla ilişkisini aydınlatmak için Zika virüsüyle ilgili uluslararası düzeyde toplum sağlığı aciliyeti ilan etti. DSÖ 18 Kasım 2016’da bu aciliyet durumunu ortadan kaldırdığını duyururken; açıklamasında “Zika’nın önemini aşağı çekmiyoruz. Sivrisineklerle taşınan diğer hastalıklarda olduğu gibi Zika da mevsimsel tekrarlar ve salgınlar gösterebilir; bu durumda da bölgesel acil durumlar ilan edilebilir” vurgusuna yer verdi.

Peki Zika’nın nörolojik sistem üzerindeki etkileri yalnızca Guillain Barre (GB) isimli nörolojik sendromla ve bebeklerde mikrosefali ile mi sınırlı? Anne karnında Zika virüsünden etkilenen ama mikrosefaliyle doğmayan bebekler nöropsikolojik ve bilişsel gelişim açısından başka zorluklarla karşılaşabilirler mi? Zika virüsü hem fetüs, hem erişkin beyninde nasıl hasarlara yol açıyor? Üzerinde çalışılmakta olan aşı bu hasarları önlemeye yetecek mi? Bunlar cevaplanmayı bekleyen ve araştırmaların devam ettiği sorular.

Zika virüsünün kamuoyunda en ön plana çıkan ve yankı bulan etkisi mikrosefali oldu. Beyin boyutlarının normalden küçük olmasıyla karakterize mikrosefali; hamileliğinde Zika virüs enfeksiyonu geçiren annelerin bebeklerinde görülen; konuşma, hareket, denge, koordinasyon ve öğrenme bozuklukları ile karakterize bir tablo. Deneysel hayvan modellerinde gösterildiği üzere, Zika virüsü gelişmekte olan embriyo beynindeki kök hücreleri etkiliyor; bu hücrelerin yeni hücrelere çoğalma ve farklılaşma süreçlerini bozuyor, bu sebeple daha az sayıda yetkinleşmiş beyin hücresi oluşabiliyor ve mikrosefali ortaya çıkıyor.

New York Rockefeller Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma, virüsün erişkin farelere verildiğinde beyinde hipokampus denen hafıza merkezindeki kök hücreleri hedef aldığını ortaya koydu. Bu bulgu Zika virüsünün erişkinlerde Demans’la ilgili süreçlere yol açabileceğini varsaymamızı ve Zika’nın yalnızca hamile kadınları değil, toplumun genelini ilgilendiren bir halk sağlığı sorunu olduğu konusundaki farkındalığımızı arttırmamızı sağlayabilir.

Öte yandan tersten düşünecek olursak, Zika virüsünden etkilenen kök hücrelerde oluşan değişiklikler hedef alınarak geliştirilen tedavi modellerinin hem Zika ile oluşan, hem de benzer mekanizmalarla gelişen beyin hasarlarında etkin sonuçlar sağlayacağı da öngörülebilir. Daha önceki bültenlerimizde yer verdiğimiz laboratuvar ortamında birbirleriyle iletişim kuran beyin hücrelerinden oluşan, aslında deri hücrelerinin nöral kök hücreye dönüştürülmesiyle elde edilen mini beyinler Zika, Alzheimer ve benzeri dejenaratif süreçleri hem anlamamıza, hem de tedavi etmeye katkı sağlayabilir.

Kaynaklar:

http://www.who.int/emergencies/zika-virus/en/

https://www.alzheimers.org.uk/site/scripts/documents_info.php?documentID=2354&pageNumber=17

http://newswire.rockefeller.edu/2016/08/18/zika-infection-may-affect-adult-brain-cells-suggesting-risk-may-not-be-limited-to-pregnant-women/

http://www.npr.org/sections/health-shots/2016/11/13/501257433/minibrains-could-help-drug-discovery-for-zika-and-for-alzheimers

 

Görüşlerinizi Paylaşın