X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Nüfus Sağlığı Sürveyansı İçin Atık Su Analizi

Nüfus Sağlığı Sürveyansı İçin Atık Su Analizi

Uzm.Dr. Tutku Taşkınoğlu

Belki de pek çok insan, atık suyun bulaşıcı hastalık etkenlerinin varlığı açısından izlenebildiğini COVID-19 salgını sırasında ve Londra'nın atık suyunda çocuk felci virüsü bulunduğu haberiyle öğrenmiş oldu. (https://www.duzen.com.tr/tr/art/13700/varyantlar-atik) Ama aslında atık su bazlı epidemiyoloji (ABE) çok uzun zamandır yarı niceliksel bir şekilde, örneklenen popülasyonun sağlık özelliklerinin belirlenmesi için kullanılmaktadır.

Tifo ve kolera tespitinde 150 yılı aşkın bir süredir kullanılan atık su analizi sayesinde Londra’nın  Broad caddesindeki su pompasından gelen kirli suyun, 1854 yılındaki kolera salgınının kaynağı olduğu doğrulanabilmiş, 1930'ların sonlarından itibaren çocuk felci virüsü salgınlarını yaşayan şehirlerin kanalizasyonlarında virüs tespit edilmiş ve takip edilmeye başlanmıştır. Dünya Sağlık Örgütü, atık su gözetimini çocuk felcini yok etme kampanyasının önemli bir parçası yapmıştır.

Su ve atık su kontrolünün Düzen laboratuvarı olarak bizim tarihimizde de önemli bir yeri vardır. Laboratuvarımızda 1990’lı yılların başlarında İstanbul’da hiperendemik seyreden Vibrio cholerae (kolera) enfeksiyonları nedeniyle bir sosyal sorumluluk projesi olarak içme sularında vibrio araştırılmıştır. Özellikle kamuya açık alanlarda içme suyu kullanılan çeşmelerden alınan numuneler Vibrio chloreae yönünden kültür yöntemiyle kontrol edilmiş ve İstanbul Beykoz köylerinin halka açık çeşmelerinden alınan su numunelerinde Vibrio cholerae izole edilmiştir. Bu sonuç, düzenli arıtma sisteminin olmadığı kırsal alanlarda içme sularının çok kolay fekal kirlenmeye maruz kaldığının iyi bir örneği olmuştur. O dönemde bu bulgu ile sağlık otoriteleri içme kullanma sularında düzenli klorlama uygulamış ve böylece vakalar hızla söndürülmüştür. Fekal oral zincirin kırılması, güvenli içme kullanma sularının tedariki ve sürveyans çalışmalarının düzenli yapılması bugün için de hala kritik önemdedir.

Atık su izleme, topluluk veya kurum düzeyindeki kanalizasyon sistemlerinden toplanan örneklerin analizini içerir. Topluluk düzeyinde gözetim için kullanılan merkezi kanalizasyonlar, insan atıklarını toplayan ve her şeyi kapsayan bir yerdir. Diğer taraftan, örnekleme çok daha yerel ölçeklerde ve arıtma sistemlerinin bulunmadığı topluluklarda da yapılabilir. Alınan numuneler toplulukta bulunan patojenik virüsler, bakteriler ve protozoalar hakkında zengin bilgiler sağlayabilir.

Halk sağlığı açısından bakıldığında, geleneksel sürveyan sistemleri tarafından eksik rapor edilen ve yaygın olarak kötü sağlık sonuçlarına yol açan hastalıklara atık su izleme programlarında öncelik verilmelidir. Bunlar, çocuk felci, grip ve viral gastroenterit gibi spesifik semptomları olmayan veya semptomları ciddileşene kadar hastaların tedavi görmediği hastalıkları içerir. Mevcut tanı testlerinin yetersiz kaldığı ve hatta sınırlı erişilebildiği ve/veya pahalı olduğu, oysa aşı kampanyaları ile önlenebilecek hastalıklara yönelik olarak atık su izlemesi çok önemlidir.  Son 30 yılda yapılan çok sayıda çalışma, atık su testlerinin hastalık hakkında popülasyon düzeyinde doğru bir görüş sağladığını göstermiştir. Farklı coğrafi konumlardan yapılan araştırmalarda, atık suda Cryptosporidium, Giardia ve çok sayıda enterik virüsün varlığı gösterilmiştir.  

Sağlık ve esenliği değerlendirmek için kanalizasyonda ölçülebilen farklı biyobelirteçler ve kimyasallar arasında, en umut verici olanlar virüsler olmuştur. Ek olarak, atık suyun küresel bir halk sağlığı tehdidi haline gelen ‘’antibiyotiklere dirençli patojenlerin’’ tespiti için de ideal bir ortam olabileceği farklı çalışmalarla kanıtlanmıştır. Ayrıca atık su analizleri, yasa dışı ve terapötik ilaçların toplum tarafından kullanımının değerlendirilmesi, kafein, nikotin ve alkol gibi etkenlerin günlük tüketiminin izlenmesi ve pestisitler ve plastikleştiriciler gibi çevresel kirletici maddelere maruz kalmanın ölçülmesini de sağlayabilir. Elbette mevcut atık su izleme uygulamaları her derde deva değildir. Atık suya karışan çok sayıda insan ve hayvan mikropları göz önüne alındığında, veriler doğası gereği karmaşıktır ve atık su numunelerinde ölçülen biyobelirteçlerin güvenilir bir şekilde ayırt edilmesi için daha çok araştırmaya ihtiyaç vardır. Kırsal alanlarda ve kanalizasyonsuz ortamlarda atık su gözetim kapasitesini genişletmek için ise daha fazla gayret gerektiği görülmektedir. Bu nedenle, dünyanın dört bir yanındaki bu araç hızla benimsenirken, karmaşıklıklar çözülmeyi beklemektedir. 

Yüksek maliyet, herhangi bir yerde uzun süre için ulusal patojen sürveyansında atık su kullanımını sınırlamaktadır. Aslında, atık su yoluyla toplanabilecek olanla karşılaştırılabilir bir veri seti yoktur. Ama elde edilebilen veriler, halk sağlığı kararlarının hızla alınmasını, salgın ve pandemilerin başlamadan önce sona erdirilmesini sağlayabilir.

 

Görüşlerinizi Paylaşın