X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Çocuklarımızı Kardiyovasküler Hastalıklardan Nasıl Koruyabiliriz?

Çocuklarımızı Kardiyovasküler Hastalıklardan Nasıl Koruyabiliriz?

Obezite,  sağlıksız beslenme, hareketsizlik ve tütün kullanımı sonucu çocukluğun ileri dönemlerinde kalp hastalığı riskleri giderek artmaktadır. Güncel çalışmalara çocuklarımızda kardiyovasküler hastalık risklerinin doğum öncesinde fetal dönemde başladığı ve çocukluk döneminde erken aterosklerozun tespit edilebileceğini göstermektedir.  birçok çalışmada gösterilmiştir. Kalp hastalığı ve inme açısından çocuklar, iki kat risk altında bile olabilirler Sevdikleri birini hasta görmenin yarattığı duygusal sonuçlara katlanmak zorunda kalabilen çocukların, kalp hastalığı ve inmenin fiziksel sonuçlarından kaynaklanan riskiyle de yüzleşmeleri gerekebilir.

Modern toplumlarda çocuklar, kötü yağ ve şeker içeriği yüksek bol kalorili besinlerle beslenmektedir. Bilgisayar oyunları gibi çocukları fiziksel aktivitelerden uzaklaştıran bağımlılıkların yanı sıra, tütün kullanımını teşvik eden reklamlar ya da pasif içicilik nedeniyle çocukların tütün dumanına maruz kalması sağlıklarını olumsuz etkilemektedir.

Çocuklarımızı sağlıklı bir yaşam tarzına yöneltmek için hareket etmelerini teşvik edin. Çocukluk çağında önerilen günlük 60 dakika orta-ciddi derecede bir fiziksel aktivitedir. Bunun dışında bahçeyle uğraşırken, yemek pişirirken ya da evi temizlerken çocuklarınızdan yardım isteyin. Bu yolla onların özellikle TV-bilgisayar ekranına bakarak geçirdiği sedanter[1] zamanı azaltın. Onlara gerçekçi hedefler koyun, aktivite düzeylerini yavaş yavaş artırınÇocuklarınızla birlikte yaptığınız aktiviteler size de iyi gelecektir.

Çocuklarınızın sağlıksız beslenme alışkanlıklarını değiştirin. Sağlıklı beslenme ile obezite, dislipidemi, hipertansiyon, hiperglisemi gibi birçok kardiyavasküler risk faktörünü kontrol etmek mümkündür.  Meyve ve sebzeler açısından zengin, kalp sağlığı dostu bir beslenme şekli onları kalp hastalıkları ve inmeden korumaya yardımcı olacaktır. Aynı beslenme şartlarının çocukların okul ortamında da sağlanması önemlidir. Sağlıklı gıdaları çocuklar için ilginç hale getirerek, tuz tüketimini azaltarak ve porsiyonlarını küçülterek tükettikleri meyve ve sebze porsiyonlarının karbonhidratlı gıdalardan daha fazla olmasını sağlamak iyi bir başlangıç olabilir.

Günümüzde sigara içen çocukların ve gençlerin sayısı ne yazık ki giderek artmaktadır. Bunun yanında pasif içicilik nedeniyle ani bebek ölümleri de yaşanmaktadır. Evde sigara içilmesinin çocuklarda riski iki kat artırdığı bilinmektedir ve yasaklanması önemlidir. Çocuklarınıza sigara tüketimini zararlarını anlatmalı ve onlara örnek olmak ve kendi sağlığınıza önem vermek adına siz de bırakmalısınız.  

Obezite günümüzün de çocukluk çağında görülen en ciddi risk faktörleri arasında yerini almıştır. Özellikle insülin direnci ve hiperinsulinemi başta olmak üzere bir çok kardiyovasküler ve metabolik komplikasyonlara zemin hazırlayabilir.  Bu nedenle çocuklarımızın periyodik kontroller ile kilo, açlık glukoz düzeyleri, LDL-kolesterol ve kan basıncı ölçümlerini yaptırmalı, bu veriler ışığında onlar için en iyi planı yapma konusunda hekimlerinizden destek almalısınız.

Bazı durumlarda, özellikle çocukluk çağındaki obezite veya hiperkolesteroleminin nedeni genetik değişikliklerdir. Bu tablo Otozomal Dominant Ailesel Hiperkolesterolemi olarak adlandırılır. LDL bağımlı serum kolesterol düzeyi artışı ve prematur kardiyovaskuler morbidite ile ilişkili hastalıktır.  LDLR, PCSK9, APOB genleri, etyolojide önemli rol oynamaktadır. LDL düzeyi bazı gen mutasyonlarından doğrudan etkilenmektedir (Şekil 1). Hastalık mutasyon dağılımı popülasyonlar arası farklılık gösterebilmektedir; o nedenle merkezimizde hastalığın taranmasına yönelik ilgili genlerin yüksek duyarlılıkta dizi analizi yöntemi ile taranması söz konusudur.

[1] Oturma eylemini ve çoğu zaman hareketsiz olma eğilimini ifade eder.

Şekil 1. Gen mutasyonları ve serum LDL düzeyi ilişkisi

Ayrıca, bazı kalıtsal hastalıkların erken yakalanması da bireysel yaklaşımı sağlayacaktır. Ailesel hipertrofik kardiyomiyopati, dünyada her 500 insandan birini etkileyen, kalp hipertrofisi, miyosit düzensizliği ve fibrozisle komplike olan bir hastalıktır.

Kalp kasının kalınlaşması da olarak geçen hipertrofik kardiyomiyopati, sarkomer proteinlerini kodlayan bazı genlerde mutasyon sonucu ortaya çıkan bir bozukluktur. Kalbin vücuda kan pompalamasında engel oluşturur. Özellikle genç atlet ve sporculardaki en önemli ani ölüm nedeni olup, aynı zamanda en yaygın kardiyovaskuler genetik bozukluktur. Otozomal dominant kalıtılır ve genetik etyopatogenezde MYBPC3, MYH7, TNNT2, TNNI3 ve MYL2 genlerindeki mutasyonlar günümüzde olguların yarıdan fazlasında suçlanmaktadır (Tablo 1). Laboratuvarımızda ilgili genler genomik DNA’dan dizi analizi yöntemi ile incelenerek olgularda yaklaşık %60 oranında tanı koydurucu işlem yapılmış olmaktadır.

Tablo 1. Ailesel hipertrofik kardiyomiyopati etyolojisinde rol oynayan genler

Hem çocuklarımızın hem de kendi sağlığımız adına, bir an önce sağlıklı yaşam için harekete geçmek umuduyla.

Uzm. Dr. Deniz Şahin

 

Referanslar:

 -Obesity in Children and Adolescents; J Clin Endocrinol Metab, 2008

-Cardiovascular risk in children; Italian Journal of Pediatrics,2022

-Cardiovascular Health Promotionin Children; Ciculation, 2017

-Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi



 

[1] Oturma eylemini ve çoğu zaman hareketsiz olma eğilimini ifade eder.

 

Görüşlerinizi Paylaşın