X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Tasarım İnsana Doğru

Tasarım İnsana Doğru

Hastalıkların ortaya çıkmadan önlenmesi her zaman tıbbın temel amaçlarından biri olmuştur.

Gelişen teknoloji henüz embryo aşamasında iken insan hücrelerine müdahale ederek hatalı genlerin düzeltilmesini mümkün kılıyor. Bu konudaki son gelişmeler; geçtiğimiz günlerde Nature dergisinde yayınlanan ve “hipertrofik kardiyomyopati” hastalığına yol açan genleri sperm ve yumurta hücrelerinde ayıklayan son teknikleri açıklayan makale ile yeniden gündeme oturdu. İnsanlık isteğe göre üretilen, genleri düzeltilen “tasarım bebekler”le mi devam edecek? Bundan böyle laboratuvar ortamında hastalıklı genleri ayıklanmış “üstün insanlar”dan oluşan nesiller mi insanlığın yolunu çizecek? Doğal seleksiyon yerini insan eliyle tasarlanmış seleksiyona mı bırakacak? Dünyanın güce , iktidara , dolayısıyla teknolojiye sahip olan zengin azınlığı, geri kalan çoğunluk üzerinde” öjenik” temelli bir hakimiyet mi kuracak? Bu ve benzeri sorular olası ütopya ya da distopya senaryoları için vizyonumuzu zorlasa da, teknik olarak bir çok hastalığın ortaya çıkmasını önleyebilecek kontrollü bir güce sahip olmaya çok yaklaştığımız gerçeği ile de yüzleşmemizi sağlıyor.

Peki tasarım bebeklerin önünü açan bu gen düzeltme teknolojisi nedir? “CRISPR-Cas” diye bilinen bu teknik, DNA üzerinde düzeltme yapabilmek için iki ana bileşene ihtiyaç duyuyor: Rehber RNA dizisi ve DNA’yı kesip ayıklayacak Cas9 nükleaz enzimi. Genomda düzeltilmek için seçilen spesifik hedef bölge , rehber RNA dizisi tarafından belirleniyor. Rehber RNA Cas9 ile kompleks yaparak enzimi hedef bölgeye taşıyor. Cas9 , rehber RNA ile eşleşen hedef DNA bölgesini keserek çift sarmal DNA kırığı oluşturuyor. Bu noktada devreye DNA onarım mekanizmaları giriyor. Çift sarmal kırıklarında doğal şartlarda onarım NHEJ veya HDR isimli mekanizmalarla sağlanır. Bunlardan HDR , onarım için homolog (birbirini tamamlayan) dizilere ihtiyaç duyduğundan, bu mekanizmada düzeltme için gereken spesifik DNA dizisini kullanarak sürece müdahale etmek ve istenen yönde onarım sağlamak mümkün oluyor.

Nature dergisinde yayınlanan güncel makalede bu tekniğin öncekilerden farklı olarak , insan embryosunda sperm ve oosit aşamasının belli safhasında uygulanmasıyla , düzeltme etkinliğinin belirgin biçimde artmış olması dikkat çekiyor. Böylelikle hipertrofik kardiyomyopatiye yol açan MYBP3 geni mutasyonunu taşımayan ve embryonik gelişimin ileri evrelerine ulaşan embryo sayısı %72.4 gibi yüksek bir rakama ulaşabiliyor.

Etik sebeplerle bu embryoların yaşamlarının devamına bu çalışmada izin verilmediğini belirtmeliyiz. Nitekim embriyolar üzerinde yapılan genetik araştırmalar birçok ülkede denetim altında tutuluyor. 2015 yılında Birleşmiş Milletler Biyoetik İhtisas Komitesi, insan embriyosu üzerine yapılan genetik çalışmaların durdurulması çağrısında bulunmuş ve genetik müdahale tekniklerinin insan nesline tehdit oluşturabileceğinin altını çizmişti. Varılan noktada teknolojinin büyük gücünü insanlığın yararına kullanmak yine kendi elinde.

Kaynak: Nature

 

Görüşlerinizi Paylaşın