X
Kelime:
Kategori:
Tarih:
RadDatePicker
Open the calendar popup.
ile
RadDatePicker
Open the calendar popup.
 

Okyanuslardaki Yaşamı Bekleyen Tehlike

Okyanuslardaki Yaşamı Bekleyen Tehlike

Ulusal Atmosferik Araştırmalar Merkezi'nin (NCAR) Amerikan Jeofizik Birliği Dergisi olan "Küresel Biyolojik Döngüler" de yayımlanan son çalışması; 2030 ve 2040 yılları arasında iklim değişikliği nedeniyle okyanuslardaki oksijen düzeyinde görülecek azalmanın, 1920 den günümüze oluşan kayıptan daha fazla olacağını göstermekte.

Suda çözünen oksijen miktarının azalması deniz altında pek çok canlıya yuva olan mercan resiflerinin yok olmasına sebep olurken, bu durum deniz canlılarının yaşamlarını da tehlikeye atmaktadır.

Normal şartlar altında okyanus yüzeyi boyunca oksijen düzeyleri, suların doğal ısınma ve soğumasına bağlı olarak sürekli değişir. Okyanusların oksijen gereksinimleri, yüzeyinden atmosfer aracılığıyla veya fotosentez yoluyla sudaki oksijeni serbest bırakan fitoplanktonlardan (sularda yaşayan ve su hareketleriyle pasif olarak yer değiştiren bitkisel organizmalar) sağlanır.

Isınmayla birlikte genişleyen su alt yüzeydeki sudandaha hafif hale gelir ve derine inmesi zorlaşır. Böylece daha az oksijen emilimi olur ve deniz yaşamı daha yavaş hareket etme eğilimin geçer.

NCAR çalışmasında uzmanlar, doğal değişkenliği ayırt edebilmek için NCAR- tabanlı toplum yer sistemi model simülasyonlarından faydalanmıştır. Çözünmüş oksijen düzeylerinin geçmişte göstermiş olabileceği doğal değişkenliğin derecesinin ölçülmesinin hedeflendiği bu çalışma ile 2030-2040 yıllarında dünya okyanuslarının belirli bölümlerinde iklim değişikliğine bağlı oksijen azalmasını tespit edebilecek verileri ortaya konabilecek.

Avrasya Yer Bilimleri enstitüsü iklim araştırma grubu çalışmalarına göre 2011-2040 yılları için tüm Türkiye'de yüzey sıcaklığının artması tahmin edilmektedir. Buna göre Türkiye üzerindeki yıllık ortalama hava sıcaklıkları, sadece sera gazlarındaki artış dikkate alındığında, 2080 yılına kadar 2 ile 3 derece arasında artacaktır.

Isınan yerküre ikliminin, tüm dünyanın önünde kalkınma için büyük engel oluşturması beklenmektedir. Bu nedenle Dünya üzerinde sürdürülebilir bir yaşam için, insan kaynaklı sera gazı salınımlarını önlemek tüm dünya ülkelerinin ve bireylerinin doğal görevidir. Tahmin edilen iklim değişikliği ve bu değişikliklerin, sosyoekonomik sektörler, doğal ekosistemler ve insan sağlığı açısından olası olumsuz etkilerini en aza indirmedeki anahtar rol, insan kaynaklı sera gazı salınımlarını azaltmak ve orman ve bitki örtüsünü çoğaltmaktan geçmektedir.

Kaynak

  • http://www.accuweather.com/en/weather-blogs/climatechange/potential-widespread-loss-of-o/57139076
  • http://www.enerji2023.org/küresel iklim değişikliği ve etkileri
  • http://www.dsi.gov.tr/docs/iklim-degisikligi/t%C3%BCrkiyenin-iklim-de%C4%9Fi%C5%9Fikli%C4%9Fi-uyum-stratejisi-ve-eylem-plan%C4%B1.pdf?sfvrsn=2
 

Görüşlerinizi Paylaşın